All About Lily Chou Chou

All About Lily Chou Chou, Riri ShuShu no Subete, Lily Chou Chou Hakkında Herşey. 2001 yapımı Japon filmi.

Dikkat: Yazı filmin konusu hakkında detaylı bilgi içermektedir.

Konu olarak Japonya'da ortaokul çağındaki gençlerin hayatına odaklanan film, 13-15 yaşındaki çocukların karşılaştığı yaşamı acımaz bir biçimde sergiliyor. Bir cümlede çocuk, bir cümlede genç demişim, ikisinin ortası ergen tanımına tekabül ediyor. Ergenlik gerçekten de hayatın en buhranlı dönemlerinden biri. Çocukluğun masumluğundan yavaş yavaş kopup yeni bir karaktere büründüğümüz bu dönemde, hangi yolun doğru olduğunu bulmak gerçekten zor. Ve herşey olabildiğince allak bullak görünürken yapılan yanlış seçimler, geri dönüşü olmayan noktalara sürükleyebiliyor bizi.

Filmde de bu buhranlı dönemde ani değişimler yaşayan gençlerin oradan oraya sürüklenmesine şahit oluyoruz.

Öncelikli olarak filmin ana öğelerinden birinin Lily Chou Chou lakaplı şarkıcı olduğunu belirtmek lazım. Lily Chou Chou fiili olarak filmde rol almıyor ancak şarkılarıyla gençleri oldukça etkiliyor. Hayranları Lily Chou Chou'yu dinlerken hissettikleri tarif edilemez duyguya Ether adını vermişler. Lily Chou Chou şarkıları ağır, depresif ve bir çok genç onun şarkılarını yaşam felsefesinin temeline koymuşlar. Gerçek hayatta bir şarkıcının şarkılarıyla yaşama yön vermek oldukça saçma gelebilir, eğer sözkonusu kişi ergen değilse. Ergenlik çağında çoğumuz dinlediğimizde tarif edilemez duyguları hissettiğimiz şarkılarla karşılaşmışızdır. İleriki yaşlarda tekrar dinlediğimizde çok basit bir şarkı olduğu farkedilecektir belki, ama o yaşlardaki duygu karışıklığı, belki de çocukluktan kopuşla birlikte kazandığımız bazı duyguları ilk kez hissediyor olmamız o şarkıya aşırı derecede bağlanmamıza sebep oluyor. Lily Chou Chou şarkıları da buna örnek verilebilir.


Lily Chou Chou aslında Japonya'da Salyu olarak bilinen şarkıcının ta kendisi. Gerçekte de kendine özgü orjinal bir sesi ve müziği var. Yönetmen Shunji Iwai'nin, ünlü Çinli şarkıcı Faye Wong'un konserindeki atmosfere tanık olduktan sonra aklına gelmiş böyle bir film fikri. Onbinlerce insanın konserde şarkıcıya gösterdiği ilgi ve sevgi, Iwai'nin başını döndürmüş. Ve bunu filmine başarılı bir şekilde adapte etmiş.

Filmin ana karakteri Yuichi Hasumi. Yuichi 13-14 yaşlarında ve ecnebilerin "bullying" dediği şeye maruz kalıyor. Bullying, okuldaki güçlü öğrencilerin zayıf ve ezik bir öğrenciyi bulup düzenli olarak dalga geçmeleri ve eziyet etmeleri olayına verilen isim. Bu kelimenin tam türkçe karşılığını bulamadım, bizim ülkemizde bu olaya çok sık rastlanmıyor sanırım. Okul yıllarımı şöyle bir gözden geçiriyorum da, bir sınıfta ezilen bir çocuk olsa bile o ezilen çocuğu koruyan, ezenlerin karşısında duran başka bir çocuk devamlı vardır. Güçsüzün yanında olmak serde var ne de olsa. Ama batı ülkelerinde, bunun dışında özel olarak Japonya'da oldukça sık rastlanan bir durum "bullying".


Filmin bir diğer öğesi de sanal alem. Lily Chou Chou hayranı olan Yuichi, şarkıcının fanlarının üye olduğu bir forum sitesinin takipçisi. Gerçek hayatta devamlı ezilen, samimi dostluklar kuramayan Yuichi, bu forumdaki Mavi Kedi (Aoi Neko) lakabıyla özgürleşiyor, içini döküyor, samimi arkadaşlıklar kuruyor. Filmde ara ara bu sitede yapılan yazışmaları okuyoruz.

Yuichi ezikliğine eziklik eklerken, hayatına Shusuke Hoshino adlı bir genç giriyor. Hoshino Yuichi'nin sınıf arkadaşı ve okulda oldukça başarılı bir öğrenci olarak tanınıyor. Yuichi ve Hoshino, dahil olduğu arkadaş grubuyla CD çalma, kızlara laf atma gibi ufak tefek arsızlıklarla uğraşırken, bir gün Hoshino'nun cesaretiyle büyük bir vurgun yapıyorlar. Bu arkadaş grubu yaz tatilini deniz kenarında geçirmek istiyor ama paraları yetişmiyor. Birgün Porche'sine binen orta yaşlı bir adamı tartaklayarak para isteyen bir grup görüyorlar. Adamdan yüklü bir para koparan grup zafer sevinci yaşarken Hoshino kıvrak bir hücumla parayı grubun elinden kapıyor. Kaptığı bu para grubun deniz kenarı olarak Okinawa'yı seçebileceği derecede yüklü bir para.

Okinawa Japonya'nın en farklı bölgelerinden biri. Japonya zaten ada ülkesi olması nedeniyle farklı bir yapıya sahipken, Okinawa o farklılığın içinde ayrı bir farklılık arzediyor. İnsanların görünüşleri, giyinişleri, aksanları bile normal japonlardan farklı. Okinawa'nın değişik bir doğası var ve bu doğanın üyelerinden biri olan bir kılıçbalığı, Okinawa gezisi sırasında Hoshino'yu ölüme çok yaklaştırıyor. Kılıçbalığı vakasının ardından boğulma tehlikesi geçirerek ölüme ikinci kez yaklaşması ve gözleri önünde birinin ölümüne şahit olması Hoshino'nun hayatındaki kırılma noktalarından biri oluyor.

Hoshino Okinawa'dan döndüğünde hiçbir şeyden korkusu olmayan biri olmuştur artık. Okulda terör estiren gence karşı durarak çete liderliğine ilk adımını atar. En yakın arkadaşlarına, Yuichi'ye bile eziyet etmeye başlamıştır. Artık Hoshino okulda durdurulamaz bir güç olmuştur. Öyleki sınıftaki kızların uygunsuz görüntülerini elde ederek şantajla kızları pazarlamaya bile başlar.


Pazarlama demişken, bildiğimiz fuhuş değil bu aslında. Japonya'da ilginç bir saplantı var ki o da liseli kız öğrenciler. Sosyal hayattan kopuk bir çok iş adamı lise hatta ortaokul çağındaki kızlarla vakit geçirmek için para ödüyor. Japonya'da olgun erkeklerle vakit geçirerek para kazanan liseli kız oranı oldukça yüksek, bunu en az bir kere yapmış kızların oranının %30 olduğunu hatırlıyorum bir yerlerden.


Hoshino sınıftaki kızlardan Tsuda'yı şantajla pazarlamakta ve kazandığı paraya el koymaktadır. Bu süreçte Tsuda'nın çobanlığını Yuichi yapmaktadır. Aslında Tsuda Yuichi'den hoşlanmaktadır, ancak Yuichi'nin sınıfın bir diğer kızı olan Kuno'dan hoşlandığını bilmektedir.

Kuno ise sınıfın başarılı kızı olmakla birlikte diğer bir "bullying" vakasıdır. Kuno'nun başarısını hazmedemeyen ezici rolündeki kızların, ezmenin yeterince haz vermediğini hissetmeleri, Hoshino'dan Kuno'yu da pazarlama ürünü haline getirme talebiyle sonuçlanır. Hoshino şantaj için Kuno'nun da uygunsuz görüntülerini alır. Bu sırada Yuichi'nin bu suça ortaklık etmesi, sevdiği kızı bile bile tuzağa sürüklemesi, olayın ardından da hüngür hüngür ağlaması Yuichi'nin çaresizliğini ve acizliğini ortaya sermektedir. Ancak Kuno güçlü bir kızdır ve nasıl karşı duruş sergileyeceğini iyi bilmektedir. Ertesi gün saçlarını kazıtmış bir halde gelir okula.


Tsuda ise Kuno kadar güçlü olamamıştır. Lily Chou Chou'nun Tobenai Tsubasa (uçamayan kanatlar) şarkısı eşliğinde, uçurtmalarla bezeli bir sahnede, "ben de uçmak istiyorum" demesi, Tsuda'nın özgürlüğe olan hasretini çarpıcı bir biçimde betimlemiş, Tsuda'nın esaretten kurtulmak için seçtiği yol izleyiciyi oldukça hüzünlendirmiştir.


Yuichi sonunda hayranı olduğu Lily Chou Chou'yu canlı olarak dinleme fırsatı bulur. Canlı konser için bir bilet alır. Bununla birlikte film boyunca devamlı yazışmalarına tanık olduğumuz Philia lakaplı sanal arkadaşıyla gerçek hayatta da tanışmak için sözleşirler. Philia tanınmak için elinde yeşil bir elma taşıyacaktır.

Yuichi konser günü gişeye gittiğinde acı gerçekle karşılaşacaktır. Sanal da olsa en yakın arkadaşı, kendisini en iyi anlayan insan olan Philia, gerçek hayatta Yuichi'ye olmadık acılar tattıran Hoshino'nun ta kendisidir. Hoshino Yuichi'nin Mavi Kedi olduğunun farkına varmaz ve onu konser yerinde gördüğünde rahatsız bile olur. Çünkü "bullying" yaptığı birinin kendisi gibi Lily Chou Chou hayranı olmasını hazmedememiştir. Hoshino Yuichi'nin biletini alıp yırtarak hayatının en büyük hatasını yapmıştır belki de. Yuichi, içinde yılların biriktirdiği çaresizliği ve kini, konser çıkışı Hoshino'yu karambolde bıçaklayıp öldürerek dışarı kusar.


Bu cinayet insanların Lily Chou Chou'nun müziklerinin hastalıklı olduğu yorumunu bile yaptırmaktadır, ama hastalıklı olan ergenlik dönemi ve bu dönemi atlatmakta zorlanan gençleri yönlendirmede yetersiz kalan eğitim sistemidir. Filmde bu mesaj verilmeye çalışılmamış ama izleyen herkesin bu mesajı alması gerekiyor. Tabi Japon eğitim sisteminin çarpıklıkları bizi ilgilendirmez ama bizim eğitim sistemimizin üzerindeki kara bulutlar daha koyu. Getirisinin ne olduğu bilinmeyen bir sistemde başarılı olmaya çalışan öğrenciler bir yarış atı haline dönüşmüşken, başarılı olamayacağını anlayanlar serseri bir mayın gibi geziyor okullarda. Bir çok öğrenci kendini güvenceye almak için bir çeteye üye oluyor, ya da yanında bıçak taşıyor.

Tabi sorunlar oldukça fazla ve sorunların herkes farkında. Sorunları göstermek kolay, asıl olan o sorunlara çare olacak çözümleri göstermek.

Bu toplumsal mesaj salatasından sonra son olarak eklemek istediğim, filmdeki alabildiğince geniş pirinç tarlalarının filme oldukça güzel bir renk katıyor olması. Oldukça depresif ve melankolik bir atmosferi olmasına rağmen sıcak ve insanın içine işleyen bir film All About Lily Chou Chou. Sanırım bunda pirinç tarlalarının etkisi büyük.